Wednesday, May 13, 2009

Kupayi gördük. Bobiyi Aldik

Mac sonunda 26 yildir kupayi görmemis olan sevgili Fenerli futbolcu ve taraftar kardeslerimiz gözyaslari icinde "Kupayi gördük. Bobiyi aldik." dediler:-) Bobi yerine Bobo olmasi lazim sevgili kardesler desekte, "yaw gardasim biraghh. Ahandqa Bobiyi almisiz, ahanda Boboyu almisiz, ahanda BABAyi almisiz. Ne fargaderkine" diyen sevgili FB li kardeslerimize gecmis olsun deyip kupalarini en yakin bir Pasabahce subesinden almalarini tavsiye ediyoruz:-)

1 comment:

Onder Kurutas said...

Ben Türkiye Kupa'sının benim olabilme ihtimalini sevdim

İzmir Atatürk Stadı’nda vazgeçtim Türkiye Kupası almaktan
Ve 26 sene önce aldığım kupanın kokusuydu düşlerim…
Ben seninle bir gün Bağdat Caddesi’nde kupa turu atma ihtimalini sevdim…

İlkokulun gazoz kapağıyla yılan oynadığım yıllarında
Ankara'da Özal yeni Başbakandı o zaman
Özlemeye başladım Türkiye Kupasını...
Ve bu hasret öyle uzun sürdü ki, adam gibi kupa kaldırmayı özlemeye başladım sonra...

Bizim Ali Şenimiz vardı...
Bir de camların buğusuna Kupa çizme imkanı...
Kupayı hiç renkli televizyonda görememiş arkadaşlarla maç kuyruklarında,
Türkiye Kupası oynamaya başladık…
Ben başkan oluyordum sen kaptan, geri kalanlar futbolcu ve taraftar...
Sarı Lacivert boyalarla umut ikliminde Türkiye Kupaları yapıyorduk pütürlü duvarlara ve alamadığımız tüm kupalara inat bir güzellikle ...
Abilerimizden öğrendik, Tenekeden Türkiye Kupası figürleri türetmeyi..
Kadıköye usul usul kupa alamamanın göz yaşları yağıyordu...
Ve İzmir’de kupa kaldırmayı öneriyordu haber bültenleri.
Oysa İzmir’de hiç kupa almadım ben.
Şansalla Erman hiç tartışamadı benim kupa almamı…
Aragones dedeyle gidilen kupa hayalini saymazsak…
İzmir’e usul usul gol yağıyordu...

Ve belli bir saatten sonra Kupa alamayacağımı söylüyordu haber bültenleri.
Oysa hiç Türkiye Kupam olmadı benim
Ve hiç bir Türkiye Kupasının üstünde geçmedi adım
Kupa finallerinin ortasında kupa alamamış bir çocuk yüzüydüm sadece
Kendime kupalar biriktiriyordum Kadıköy’de, ama kupam yoktu
Ben Türkiye kupasının, benim olabilme ihtimalini seviyordum, İzmir’de maç saatlerinde
Bobonun golü hep zamansız, amansızca bir kupasızlığa götürüyordu
Ben Türkiye Kupası’nın, benimle Kadıköy’e gelebilme ihtimalini seviyordum.

Ben Türkiye Kupası’nın, benim olabilme ihtimalini seviyordum.

Yaz sıcağı kupaya çekiyor da tenimin çatlamaya hazır kupasızlıklarını…
Sonra Kupa oluyordum, kırık yarık hayallerin çare bilmez sürgünü
Ne yana baksam Kupa ve Türkiye kupası sanıyordum
Bizim evdeki teneke maşrapayı
Türkiye kupası oluyordum bir süre
Yanımızdan geçen Lig kupaları ile yarışıyordum, yanağım Kupanın hayalinin garantisinde
Kupa oluyordum
Bir Türkiye Kupası’nda bir Türkiye Kupası’nda
Çocukluğuma yaklaştıkça Kupayı hatırlıyordum.
Ali Şen Başkanın sesini başına koyuyordum şarkılarımın listesinin
Korkuyordum
Sonra bırakıyordum kupayı
Çarşıdan bizim ev Kadıköye giden, ömrümün en uzun,
ömrümün en zor, ömrümün en kupasız,
ömrümün en Türkiye Kupasız yolunu koşuyordum.
Çünkü sonunda seneler önce aldığım kupam oluyordu benim, küf kokuyordum sonunda..
Soğuk ve şehirlerarası otobüslerde vazgeçtim Türkiye Kupası almaktan
Ve son aldığımız kupayı gören fenerliydi babam
Ben seninle bir gün İzmir Atatürk Stadı’nda
Ben seninle sadece kupasız kalanların bildiği bir şehir stadında
Ben seninle, Beşiktaş’ın aldığı Türkiye Kupasına aptal aptal bakan
Şükrü Saraçoğlunun herhangi bir koltuğunda
Ben seninle herhangi bir Türkiye Kupasının
Seromoni töreninde olma ihtimalini sevdim

Ben Türkiye Kupasının, benim olabilme ihtimalini sevdim!